Tarihte Bugün 23 Ekim: Bir Devrimin Başlangıcı, Bir Savaşın Dönüm Noktası ve Teknolojinin Miladı
Tarih, bazı günlere diğerlerinden daha fazla anlam yükler. 23 Ekim, takvim yapraklarında sıradan bir gün gibi görünse de, modern dünyanın gidişatını değiştiren üç büyük olayın kesişme noktasıdır. Bu tarih, İkinci Dünya Savaşı'nın kaderini belirleyen bir çöl muharebesinin başladığı, Soğuk Savaş'ın en kanlı özgürlük ayaklanmalarından birinin ateşlendiği ve müzik endüstrisini sonsuza dek değiştiren o küçük beyaz cihazın dünyaya tanıtıldığı gündür.23 Ekim, bir yanda Kuzey Afrika çöllerinde yankılanan top sesleri, bir yanda Budapeşte sokaklarında devrilen Stalin heykelleri ve diğer yanda Silikon Vadisi'nde "cebinizdeki 1000 şarkı" vaadidir.
Bölüm 1: 1956 - Budapeşte Alevi Aldı: Macar Devrimi Başlıyor
23 Ekim 1956, Soğuk Savaş tarihinin en trajik ve en ilham verici anlarından biridir. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Sovyetler Birliği'nin "demir perde"si altına giren Macaristan, Mátyás Rákosi'nin acımasız Stalinist rejimi altında eziliyordu. Gizli polis (ÁVH) terörü, ekonomik sıkıntılar ve ulusal onurun zedelenmesi, bir patlama noktasına doğru ilerliyordu.Kıvılcım, Polonya'daki "Gomułka Çözülmesi" olarak bilinen reformist hareketten ilham alan üniversite öğrencilerinden geldi.
Protestodan Devrime Giden 24 Saat:
Öğrenciler, 23 Ekim öğleden sonra, Sovyet askerlerinin ülkeden çekilmesi, özgür basın, çok partili seçimler ve reformist lider Imre Nagy'nin başbakanlığa dönmesi gibi talepleri içeren ünlü "16 Madde"lik listelerini okumak için Budapeşte'nin ana meydanlarından birinde toplandılar.
Barışçıl başlayan bu gösteri, kısa sürede çığ gibi büyüdü. Yüz binlerce Macar, devasa parlamento binasının önündeki Kossuth Meydanı'na aktı. Akşam saatlerinde kalabalığın bir kolu, şehrin ortasındaki devasa Stalin heykelini hedef aldı. Saatler süren uğraşın sonunda, 8 metrelik bronz diktatör heykeli devrildi ve parçalandı. Bu an, rejimin çöküşünün sembolü oldu.
Ancak barışçıl protesto, kanlı bir devrime dönüşmek üzereydi. Göstericilerin bir kısmı, taleplerini radyoda yayınlatmak için Macar Radyosu binasına yürüdü. Orada, rejimin korkulan gizli polisi ÁVH, kalabalığın üzerine ateş açtı.
Bu ilk kan, barut fıçısını ateşledi. Şehirdeki işçiler ve hatta Macar askerlerinin bir kısmı, silahlarını halka vererek devrime katıldı. Bir gecede Budapeşte, bir savaş alanına döndü. Sovyet tanklarına karşı molotofkokteylleri ve sökülen kaldırım taşlarıyla savaşan "Pest'in yiğit çocukları", tüm dünyaya bir ulusun özgürlük için neleri göze alabileceğini gösterdi.
Mirası:Devrim, başlangıçta başarılı göründü. Imre Nagy başbakan oldu, Sovyetler çekilme sözü verdi. Ancak bu "özgürlük rüyası" sadece 12 gün sürdü. 4 Kasım'da Sovyet tankları, Budapeşte'yi acımasızca ezmek için geri döndü. Binlerce kişi öldü, 200.000'den fazla Macar ülkesini terk etti ve Nagy idam edildi.
Ancak Macar Devrimi, "yenilgi" olarak görülse de, aslında Sovyetler Birliği'nin yenilmezlik mitini kıran ilk büyük darbeydi. 1989'da Demir Perde'nin yıkılışına giden yol, 23 Ekim 1956'da Budapeşte sokaklarında döşenmişti.
Bölüm 2: 1942 - El Alamein: Çöl Tilkisi'nin Sonu
23 Ekim, İkinci Dünya Savaşı'nın da dönüm noktalarından birine sahne oldu. 1942 yazında, General Erwin Rommel liderliğindeki Alman Afrika Korps (Çöl Tilkileri), Mısır'ın derinliklerine kadar ilerlemiş, İskenderiye'yi ve hayati önemdeki Süveyş Kanalı'nı tehdit eder hale gelmişti. İngilizler için durum felaketti.Sahneye, titiz ve disiplinli İngiliz General Bernard Montgomery çıktı. İngiliz 8. Ordusu'nu yeniden organize etti ve 23 Ekim 1942 gecesi saat 21:40'ta "Operation Lightfoot" (Hafif Ayak Operasyonu) emrini verdi.
O an, Kuzey Afrika semaları 1.000'den fazla Müttefik topçusunun aynı anda ateş açmasıyla aydınlandı. Tarihin en yoğun topçu bombardımanlarından biri, Rommel'in "Şeytan Bahçeleri" adını verdiği mayın tarlalarını ve Alman-İtalyan hatlarını dövmeye başladı.
Savaşın Kaderi Değişiyor:Rommel, stratejik bir dehaydı ancak ikmal hatları zayıftı ve kritik olarak, savaşın başladığı gün hastalığı nedeniyle Almanya'daydı. Montgomery ise tam tersine, lojistiğe ve ezici güce inanıyordu.
İkinci El Alamein Muharebesi, 12 gün süren acımasız bir yıpratma savaşı oldu. İngiliz mühendisler mayın tarlalarında koridorlar açtı, tanklar bu koridorlardan ilerledi. Rommel cepheye geri dönse de, yakıtı ve tankı kalmamıştı.
Savaş, Müttefiklerin kesin zaferiyle sonuçlandı. Bu, Müttefiklerin savaşın başından beri Almanlara karşı (ABD yardımı olmadan) kazandığı ilk büyük ve net kara zaferiydi. Winston Churchill bu anı şöyle özetlemişti: "El Alamein'den önce hiçbir zaferimiz yoktu. El Alamein'den sonra hiçbir yenilgimiz olmadı."
Bu zafer, Mihver güçlerini Kuzey Afrika'dan tamamen süpüren meşalenin yakıldığı andı.
Bölüm 3: 2001 - "Cebinizdeki 1000 Şarkı": iPod Devrimi
Yirmi birinci yüzyıla geldiğimizde, 23 Ekim 2001'de savaş alanları fiziksel dünyadan dijital dünyaya kaydı. O gün, Apple'ın CEO'su Steve Jobs, Cupertino'da küçük bir salonda sahneye çıktı ve müzik endüstrisini sonsuza dek değiştirecek o cihazı tanıttı: iPod.O An Neden Önemliydi?2001'de dijital müzik kaotikti. Napster gibi platformlar endüstriyi sarsmıştı. MP3 çalarlar vardı, ancak ya çok az şarkı alıyorlardı (64MB kapasiteli) ya da "Rio" gibi modeller kaba ve kullanışsızdı. Kullanıcılar, bilgisayarlarındaki dağınık MP3 dosyalarını MusicMatch gibi korkunç yazılımlarla yönetmeye çalışıyordu.
Steve Jobs, "Müzik dinlemeyi seviyoruz ve bu işi daha iyi yapmanın bir yolunu bulduk," dedi. Ve cebinden sigara paketinden biraz daha büyük, parlak beyaz bir cihaz çıkardı.
İnovasyon sadece 5GB'lık (o zaman için devasa) kapasitesi değildi. Devrim, iTunes yazılımı ile olan kusursuz entegrasyonu ve mekanik tıklama tekerleği (scroll wheel) idi. İlk kez binlerce şarkılık bir kütüphanede gezinmek, bir şarkı listesi oluşturmak "eğlenceli" ve "kolay" hale gelmişti.
"Cebinizde 1000 şarkı" sloganı, CD'lerin, kasetlerin ve Walkman'lerin ölüm fermanıydı. iPod, Apple'ın iflasın eşiğinden dönüp dünyanın en değerli şirketi olmasına giden yoldaki ilk kilometre taşıydı. Müzik endüstrisini donanımdan yazılıma ve hizmete (iTunes Store - 2003) kaydırdı ve en önemlisi, 2007'de gelecek olan iPhone'un temelini attı.
Bölüm 4: 23 Ekim'de Yaşanan Diğer Önemli Olaylar
- 1915: Kadınların oy hakkı (suffrage) için 25.000'den fazla kadın, New York'un Beşinci Caddesi'nde (Fifth Avenue) dev bir yürüyüş düzenledi.
- 1923: Türkiye'de, Fethi (Okyar) Bey hükümetinin istifasıyla bir "hükümet bunalımı" başladı. Bu kriz, altı gün sonra, 29 Ekim'de Cumhuriyet'in ilanıyla aşıldı.
- 1940: Futbolun kralı, "siyah inci" Pelé (Edson Arantes do Nascimento) Brezilya'da doğdu.
- 1983: Lübnan İç Savaşı sırasında, Beyrut'taki ABD Deniz Piyadeleri kışlasına ve Fransız paraşütçü kışlasına eş zamanlı iki intihar saldırısı düzenlendi. 241 Amerikalı ve 58 Fransız barış gücü askeri hayatını kaybetti.
- 2002: Moskova'daki Dubrovka Tiyatrosu, Çeçen militanlar tarafından basıldı. Yaklaşık 850 kişi, tarihe "Nord-Ost kuşatması" olarak geçen korkunç bir terör eylemiyle rehin alındı.