KFN Haberleri: Türk Savunma Sanayiinde Kritik Eşik Aşıldı: SİPER-1 Otonom Batarya Atışıyla "Çelik Kubbe"nin Gücü Tescillendi
Türkiye'nin uzun yıllardır üzerinde titizlikle çalıştığı "Gök Vatan" savunma projesinde tarihi bir gün yaşandı. 18 Kasım 2025 tarihinde Sinop Test Merkezi'nde gerçekleştirilen testte, SİPER Ürün-1 Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma Sistemi, ilk kez "otonom batarya" yeteneğiyle ateşlendi ve hedefi tam isabetle imha etti. Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün'ün "Bu sadece bir test değil, stratejik bir imzadır" sözleriyle duyurduğu bu başarı, Türkiye'nin hava savunmasında dışa bağımlılığı bitirme hedefine ne kadar yaklaştığını gözler önüne seriyor.1. "Otonom Batarya Atışı" Ne Anlama Geliyor?
Hava savunma testlerinde genellikle tekil füze ateşlemelerine şahit oluruz. Ancak SİPER-1'in bu son testi, çok daha karmaşık ve ileri bir teknolojik seviyeyi temsil ediyor. "Otonom batarya atışı", sistemin insan müdahalesine gerek duymadan veya minimum müdahale ile kendi karar mekanizmalarını çalıştırdığı anlamına geliyor.Bu testte SİPER sistemi; üzerindeki arama radarlarıyla hedefi tespit etti, atış kontrol radarıyla hedefi takip altına aldı, dost-düşman ayrımını yaptı ve en uygun angajman anına karar vererek füzeyi ateşledi. Tüm bu sürecin bir batarya organizasyonu içinde, radarından fırlatıcısına kadar tüm bileşenlerin birbiriyle konuşarak (entegre şekilde) ve otonom olarak gerçekleşmesi, sistemin "akıllı" bir savunma ağına dönüştüğünü kanıtlıyor.
2. SİPER Ürün-1: 100 Kilometrelik Çelik Kalkan
Test edilen SİPER Ürün-1 sistemi, Türkiye'nin hava savunma mimarisinin en üst katmanlarından birini oluşturuyor. Teknik verilere göre sistem, 100 kilometrenin üzerindeki menzili ve 20 kilometre üzerindeki irtifasıyla stratejik tesisleri düşman taarruzlarına karşı koruma görevini üstleniyor.SİPER sadece bir füze değil, ASELSAN'ın geliştirdiği radar ağları, komuta kontrol sistemleri ve ROKETSAN'ın füze teknolojisinin birleştiği dev bir ekosistem. Sistem; savaş uçakları, seyir füzeleri ve havadan karaya mühimmatlar gibi "hava soluyan" hedeflere karşı yüksek etkinlik sağlıyor. Bu başarı, SİPER'in envantere giriş öncesindeki son ve en zorlu sınavlarından biriydi.
3. "Çelik Kubbe"nin Omurgası Tamamlanıyor
Türkiye'nin "Çelik Kubbe" adını verdiği çok katmanlı hava savunma projesi, SİPER'in bu başarısıyla ete kemiğe büründü. KORKUT (Çok Alçak İrtifa) ve HİSAR (Alçak ve Orta İrtifa) ailelerinin ardından, SİPER ile birlikte "Uzun Menzil" katmanı da yerli imkanlarla kapatılmış oldu.SİPER-1'in otonom yeteneği, Çelik Kubbe projesinin temel felsefesi olan "sistemlerin sistemle konuşması" vizyonunu doğruluyor. Yani SİPER, sadece kendi radarlarından gelen veriyi değil, ağ üzerindeki diğer radar ve sensörlerden (örneğin EIRS radarı veya AWACS uçakları) gelen verileri de işleyerek hedefe angaje olabilecek bir altyapıya sahip.
4. Stratejik Bağımsızlık ve Gelecek Vizyonu (SİPER Ürün-2)
Bu atışın en büyük anlamı, Türkiye'nin S-400 veya Patriot gibi yabancı sistemlere olan zorunlu ihtiyacını ortadan kaldırma yolunda attığı dev adımdır. SİPER Ürün-1'in ardından geliştirilmekte olan SİPER Ürün-2'nin ise 150 kilometre menzile ulaşması hedefleniyor.Dünyada kendi uzun menzilli hava savunma sistemini üretebilen ülke sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Türkiye, SİPER ile bu elit ligdeki yerini sağlamlaştırdı. Savunma sanayii yetkilileri, bu testin ardından sistemin seri üretim ve envantere giriş sürecinin hızlanacağını belirtiyor.
Sizce SİPER gibi yerli uzun menzilli sistemlerin devreye girmesi, Türkiye'nin bölgesel askeri gücünü ve diplomatik masadaki elini ne ölçüde değiştirir? Yorumlarınızı bekliyoruz.