Neler yeni

Atatürk'ün Sevdiği Türküler

📢 KralForum’a Hoş Geldiniz!

Sadece üyelere özel içeriklere erişmek ve topluluğumuzun bir parçası olmak için şimdi ücretsiz üye ol. 👉 Hemen aramıza katıl, sohbetlere dahil ol ve ayrıcalıkları keşfet!

Charizma

KFN Forum Sahibi
Katılım
10 Ağustos 2025
Mesajlar
1,686
Tepkime puanı
502
Puanları
200
Konum
BURSA
Burcum
♑ Oğlak
Konu Sahibi
Mustafa Kemal Atatürk'ün, bir devlet adamı ve askeri deha olmasının yanı sıra, sanat ve müziğe, özellikle de Türk halkının ruhunu yansıtan türkülere derin bir sevgi ve ilgi duyduğu tarihsel bir gerçektir. Onun müzik zevki, Milli Mücadele'nin ve modern Türkiye'nin kuruluşunun arkasındaki halkçı ve milliyetçi ruhu anlama noktasında önemli ipuçları sunar. Atatürk için türküler, Anadolu insanının acısını, sevincini, kahramanlığını, hasretini ve umudunu en saf haliyle anlatan birer kültürel hazineydi.

Çankaya Köşkü'ndeki akşam yemekleri, yurt gezileri ve dost meclisleri, onun bu tutkusunun en belirgin şekilde ortaya çıktığı yerlerdi. Bu toplantılarda, dönemin ünlü sanatçıları Safiye Ayla, Müzeyyen Senar, Münir Nurettin Selçuk gibi isimlere sık sık hem Klasik Türk müziği eserleri hem de halk türküleri okutur, zaman zaman kendisi de büyük bir keyifle bu türkülere eşlik ederdi.

Atatürk'ün sevdiği türküler genellikle Rumeli ve Anadolu'nun çeşitli yörelerine aitti ve her birinin onun için özel bir anlamı vardı. İşte bu türkülerden en bilinenleri ve detayları:

ataturkun-sevdigi-turkuler-sarkilar.jpg

Rumeli Türküleri: Vatan Hasretinin ve Gençlik Anılarının Sesi​


Atatürk'ün doğup büyüdüğü topraklar olan Balkanlar'dan gelen türküler, onun repertuvarında özel bir yere sahipti. Bu türküler, onun için sadece birer ezgi değil, aynı zamanda çocukluk ve gençlik hatıralarını, vatan toprağına duyulan hasreti ve o coğrafyada bırakılan izleri taşıyan birer anı defteri gibiydi.
  1. "Alişimin Kaşları Kare" (Vardar Ovası): Belki de Atatürk ile en çok özdeşleşen Rumeli türküsüdür. Makedonya'ya ait bu hareketli ve coşkulu türkü, haksızlığa uğrayan bir yiğidin hikayesini anlatır. Atatürk'ün bu türküyü dinlerken hem hüzünlendiği hem de efelenerek eşlik ettiği, hatta zaman zaman oynadığı rivayet edilir. Türkünün ritmi, Balkanlar'ın asi ve özgür ruhunu yansıtır.
  2. "Manastır'ın Ortasında Var Bir Havuz": Askeri eğitimini aldığı Manastır şehrine ait bu türkü, Atatürk'ü gençlik yıllarına götüren hüzünlü bir eserdir. Manastır Askeri İdadisi'nde geçen günlerin bir yansıması olan bu türkü, aynı zamanda kayıp vatan topraklarına duyulan özlemin de bir simgesidir.
  3. "Atladım Girdim Bağa (Maya Dağdan Kalkan Kazlar)": Bir Trakya türküsü olan bu eser de Atatürk'ün favorileri arasındaydı. Hem neşeli hem de hüzünlü bir yapısı olan bu türküyü dinlemekten büyük keyif alırdı.
  4. "Kırmızı Gülün Alı Var": Rumeli kökenli bu sevda türküsü, Atatürk'ün duygusal yönünü ve ince ruhunu yansıtan eserlerden biridir. Meclislerde sıkça istek yaptığı bilinir.
  5. "Pencere Açıldı Bilal Oğlan": Selanik yöresine ait, neşeli ve ritmik bir türküdür. Doğduğu şehre ait bu ezgiler, ona her zaman memleketini ve çocukluğunu hatırlatırdı.

Anadolu'nun Sesi: Yiğitlik, İsyan ve Sevda​


Atatürk, sadece Rumeli türkülerine değil, Anadolu'nun dört bir yanından gelen ezgilere de büyük bir ilgi gösterirdi. Bu türküler, onun Anadolu halkıyla kurduğu derin bağın ve Milli Mücadele ruhunun bir yansımasıydı.
  1. "Köroğlu Söylencesi'nden Türküler": Haksızlığa karşı isyanın ve yiğitliğin sembolü olan Köroğlu'nun hikayesi, Atatürk'ü derinden etkilerdi. "Benden selam olsun Bolu Beyi'ne" gibi Köroğlu ile özdeşleşen türküleri dinlemekten hoşlanırdı. Bu, onun karakterindeki "hak ve adalet" arayışıyla örtüşen bir tercihti.
  2. "İzmir'in Kavakları": Kurtuluş Savaşı'nın en önemli simgelerinden biri olan İzmir'e adanmış bu türkü, zaferin ve özgürlüğün bir marşı gibidir. Atatürk için hem Milli Mücadele'nin zorlu günlerini hem de 9 Eylül'de ulaşılan büyük zaferi anımsatan, anlamı derin bir eserdi.
  3. "Çökertme'den Çıktım Halil'im": Ege'nin en bilinen zeybeklerinden olan bu türkü, bir yiğitlik ve isyan öyküsünü anlatır. Atatürk'ün zeybek oyunlarına olan ilgisi ve sevgisi bilinmektedir. Çökertme türküsü eşliğinde zeybek oynayanları büyük bir keyifle izler, bu oyunun mertliğini ve cesaretini takdir ederdi.
  4. "Mızıka Çalındı Düğün mü Sandın": Kastamonu yöresine ait bu ağıt, askere giden bir gencin ardında bıraktığı acıyı anlatır. Kurtuluş Savaşı'nda sayısız vatan evladını cepheye gönderen bir komutan olarak, bu türkünün sözlerindeki derin hüznü ve fedakarlığı en iyi anlayan kişilerden biriydi.
  5. "Fikri’min İnce Gülü": Atatürk'ün en sevdiği şarkılardan biri olarak bilinen bu eser, aslında bir sanat müziği formunda olsa da halk ezgilerine yakınlığı ve duygusallığı ile onun gönlünde taht kurmuştur. Özellikle Safiye Ayla'nın yorumundan dinlemeyi çok sevdiği bilinir.
Atatürk'ün türkülere olan sevgisi, onun halkına ne kadar yakın olduğunun, milletinin kültürel kodlarını ne kadar derinden anladığının ve benimsediğinin en güzel kanıtıdır. Onun için türküler, Anadolu'nun binlerce yıllık tarihinden süzülüp gelen, milletin ortak hafızasını, karakterini ve ruhunu taşıyan ölümsüz eserlerdi. Bu sebeple, sevdiği türküler listesi, sadece bir müzik zevkini değil, aynı zamanda Büyük Lider'in ilham kaynaklarını ve milletine olan sonsuz sevgisini de gözler önüne serer.
 
Üst