Neler yeni

KFN TOGG T10F İzmir-İstanbul Test Sürüşü

📢 KralForum’a Hoş Geldiniz!

Sadece üyelere özel içeriklere erişmek ve topluluğumuzun bir parçası olmak için şimdi ücretsiz üye ol. 👉 Hemen aramıza katıl, sohbetlere dahil ol ve ayrıcalıkları keşfet!

Ege'den Boğaz'a Sessiz Bir Süzülüş: TOGG T10F ile İzmir-İstanbul Uzun Yol Testi​

Tarih: 23 Kasım 2025

Güzergah: İzmir (Alsancak) – İstanbul (Kadıköy)

Araç: TOGG T10F Uzun Menzil (Long Range) RWD

Mesafe: ~485 km

Hava Durumu: Parçalı Bulutlu, 18°C

TOGG T10F.jpg


Sabahın ilk ışıkları İzmir Körfezi'nin sakin sularına vururken, Kordon'da park halinde bekleyen aracın silüeti, alıştığımız SUV heybetinden çok daha farklı, çok daha "akışkan" duruyordu. Türkiye'nin otomobil serüveninde T10X ile atılan ilk adımın ardından, ailenin ikinci ve belki de en şık üyesi olan TOGG T10F (Fastback) ile tanışma vaktimiz gelmişti.

Bugünkü görevimiz basit ama bir o kadar da iddialı: Elektrikli bir sedanın (ya da Togg’un deyimiyle "akıllı cihazın"), Türkiye'nin en yoğun ve en modern otoyol hattı olan İzmir-İstanbul güzergahında nasıl bir performans sergilediğini görmek. Menzil kaygısı (range anxiety) tarihe mi karıştı? Aerodinamik yapı tüketimi ne kadar etkiliyor? Ve en önemlisi, T10F bir "Grand Tourer" yani uzun yol aracı olabilir mi?

Anahtarı cebimden çıkarmadan kapı koluna dokunuyorum, gömülü kollar dışarı doğru süzülüyor ve T10F uyanıyor. Rotamız İstanbul.

İlk Bakış ve İç Mekan: "Kokpit Değil, Yaşam Alanı"​

Araca binmeden önce T10F’in tasarımına bir parantez açmak gerek. T10X’in o güçlü, kaslı SUV duruşunu sevenlerdendim; ancak T10F başka bir ligde oynuyor. Fastback tavan çizgisi, arka tarafa doğru o kadar zarif bir eğimle iniyor ki, araç dururken bile hareket ediyormuş hissi veriyor. 0.23 Cd’nin altındaki sürtünme katsayısı sadece bir mühendislik verisi değil, aynı zamanda sessizliğin ve verimliliğin de habercisi.

Kapıyı açıp içeri geçtiğimde, T10X'ten aşina olduğumuz o uçtan uca 41.3 inçlik devasa ekran bizi karşılıyor. Ancak T10F’te oturma pozisyonu daha alçak, daha sportif. Direksiyonu kavradığınızda kendinizi yola daha entegre hissediyorsunuz. Koltuklar, uzun yolculuklar düşünülerek tasarlanmış; yanal destekleri T10X'e göre biraz daha belirgin ama konfordan ödün vermiyor.

Trumore uygulamasından rotamızı oluşturuyoruz. Navigasyon, şarj durumumuza ve trafik yoğunluğuna göre bize en uygun durakları hesaplıyor. Bataryamız %100 dolu. Ekranda gördüğümüz menzil tahmini 580 km. Kağıt üzerinde İzmir'den İstanbul'a hiç durmadan gidebiliriz. Ancak elektrikli araç dünyasında "kağıt üstü" ile "otoban gerçeği" her zaman örtüşmez. Hedefimiz, gerçekçi bir otoban sürüşüyle (120-130 km/s bandında) sınırları zorlamak.

İzmir Çıkışı ve Şehir İçi Dinamikleri​

Alsancak’tan çıkıp çevre yoluna bağlanana kadar geçen sürede, T10F’in şehir içi karakterini test etme şansı buluyorum. Arkadan itişli (RWD) versiyonu kullanıyoruz. 160 kW (218 Beygir) güç ve 350 Nm tork, ışıklarda kalkışlar ve ara hızlanmalar için fazlasıyla yeterli.

Elektrikli araçların o "anlık tork" hissi T10F'te daha rafine. Gaza bastığınızda sizi koltuğa yapıştırıyor ama bunu boynunuzu kıracak bir agresiflikle değil, kararlı bir güç aktarımıyla yapıyor. İzmir'in sabah trafiğinde "dur-kalk" yaparken rejeneratif frenlemeyi en yüksek seviyeye getiriyorum. Neredeyse frene hiç dokunmadan, "tek pedal" sürüşüyle Bornova çıkışına kadar geliyoruz.

Otoyol Performansı: Rüzgarla Dans​

Gişelerden geçip O-5 Otoyolu'na (İstanbul-İzmir Otoyolu) tekerlek bastığımızda, asıl test başlıyor. Hız sabitleyiciyi 120 km/s hıza ayarlıyorum. Bu hız, elektrikli araçların tüketiminin arttığı kritik eşiktir. SUV modellerinde bu hızlarda rüzgar direnci bataryayı adeta "içer". Ancak T10F’in fastback yapısı burada devreye giriyor.

Manisa ve Akhisar geçişlerinde araç adeta yola yapışıyor. T10X'e göre daha alçak ağırlık merkezi, virajlarda gövde salınımını (body roll) minimuma indirmiş. Süspansiyon sistemi, otoyol bağlantı yerlerindeki darbeleri sönümlemekte oldukça başarılı. Ne çok sert ne de bulutların üzerindeymişsiniz gibi hissiz; tam kıvamında, "Avrupai" bir tokluk var.

En etkileyici kısım ise yalıtım. 120 km/s hızla giderken kabin içinde fısıldayarak konuşabiliyorsunuz. Elektrik motorunun sessizliğine, rüzgar gürültüsünün yokluğu eklenince, yolculuk bir meditasyona dönüşüyor. Meridian ses sisteminden gelen müzik, stüdyo kalitesinde kulağımıza ulaşıyor.

Tüketim Verileri ve İlk Mola Kararı​

Balıkesir'e yaklaştığımızda yol bilgisayarını kontrol ediyorum.

  • Ortalama Hız: 115 km/s
  • Tüketim: 17.8 kWh/100 km
Bu, T10X ile aynı yolda yaptığımız testlerden yaklaşık 2-3 kWh daha düşük bir değer. Aerodinamiğin gücü işte bu. T10F, havayı yarmıyor, havanın içinden akıp gidiyor.

Bataryamız %55 seviyelerinde. Aslında İstanbul'a kadar risk alıp devam edebiliriz. Ancak elektrikli araç kullanımının altın kuralı şudur: "Araç durduğunda şarj et, şarj için durma." İhtiyaç molası ve bir kahve için Oksijen 375 tesislerinde durmaya karar veriyoruz. Burası, elektrikli araç sahiplerinin buluşma noktası gibi.

Şarj Deneyimi: Trugo ile 20 Dakika​

Tesisin otoparkında Trugo'nun 180 kW ve 300 kW'lık yüksek hızlı şarj üniteleri bizi bekliyor. Şansımıza boş yer var. T10F'in şarj portu sağ arka çamurlukta. Kabloyu takıp, telefonumdaki Trumore uygulamasından işlemi başlatıyorum.

  • Başlangıç Şarjı: %48
  • Hedef: %80
T10F, DC şarjda 180 kW'a kadar gücü destekliyor. Şarja takar takmaz araç batarya yönetim sistemi (BMS) devreye giriyor ve güç çekmeye başlıyor. Ekranda şarj hızının hızla yükseldiğini görüyoruz. Biz içeride bir kahve siparişi verip, tuvalet ihtiyacımızı giderene kadar geçen yaklaşık 22 dakikada araç %80 doluluğa ulaşıyor bile.

Bu süre zarfında aracın içindeki eğlence sistemini de kurcalama fırsatımız oluyor. Togg'un "App Store"u diyebileceğimiz ekosistemde YouTube, Spotify ve hatta bazı oyunlar mevcut. Şarj olurken uçtan uca ekranda yüksek çözünürlüklü bir video izlemek, bekleme süresini keyfe dönüştürüyor. T10F'in işlemcisi (Snapdragon) oldukça seri, menüler arası geçişlerde en ufak bir takılma yok.

İkinci Etap: Bursa ve Osmangazi Köprüsü​

Şarjımız %85 civarındayken tekrar yola koyuluyoruz. Artık hedef İstanbul. Bursa çevresindeki yoğunluğu ve Osmangazi Köprüsü'nü geçeceğiz.

Susurluk ve Karacabey düzlüklerinde T10F'in otonom sürüş özelliklerini (ADAS) test ediyorum. Adaptif Hız Sabitleyici ve Şerit Takip Asistanı kusursuz çalışıyor. Özellikle şerit ortalama yeteneği, uzun yolda sürücünün yorgunluğunu ciddi oranda alıyor. Araç, önündeki kamyonu algılayıp yumuşakça yavaşlıyor, sol şeride geçtiğimde ise belirlediğim hıza kararlı bir şekilde tekrar çıkıyor.

Osmangazi Köprüsü'ne geldiğimizde rüzgar biraz sertleşiyor. Yüksek yapılı araçların (SUV ve Van) rüzgardan etkilendiğini görebiliyorum ama T10F çizgisini bozmuyor. Köprü geçişi sırasında batarya tüketimimiz anlık olarak artsa da, genel ortalamamız hala 18 kWh/100 km seviyelerinde.

İstanbul Trafiği ve Varış​

Gebze'den sonra otoyol kalabalıklaşmaya başlıyor. İstanbul il sınırına girdiğimizde, o meşhur trafik bizi karşılıyor. Ortalama hızımız 30 km/s'lere düşüyor. İşte burası elektrikli araçların, özellikle de T10F'in parladığı yer.

İçten yanmalı bir araçta dur-kalk trafikte yakıt tüketimi artarken, biz neredeyse hiç enerji harcamıyoruz. Hatta duruşlarda bataryamızı geri dolduruyoruz. T10F’in "Traffic Jam Assist" (Trafik Sıkışıklığı Asistanı) özelliği sayesinde, araç dur-kalkları kendi yapıyor. Ben sadece direksiyonu tutuyorum ve müziğin keyfini çıkarıyorum.

Ataşehir'den geçip Kadıköy'e, varış noktamıza ulaştığımızda yol bilgisayarındaki veriler şu şekilde:

Yolculuk Özeti ve Veriler​

VeriDeğer
Toplam Mesafe487 km
Toplam Sürüş Süresi4 Saat 45 Dakika
Şarj Süresi22 Dakika (Tek Mola)
Ortalama Tüketim17.9 kWh / 100 km
Kalan Batarya%32
Toplam Maliyet~350 - 400 TL (Evden dolum + Trugo)
Not: Maliyet, evden %100 şarjla çıkıldığı ve sadece ara durakta DC şarj kullanıldığı senaryoya göre hesaplanmıştır. Benzinli bir C-Sedan ile bu yolculuğun maliyeti günümüz fiyatlarıyla 1500 TL'yi bulabilirdi.

Bagaj ve Pratiklik​

İstanbul'a vardığımızda bagajı açıp eşyalarımızı alıyoruz. Fastback tasarımın en büyük avantajı burada ortaya çıkıyor. Bagaj kapağı arka camla birlikte açıldığı için yükleme ağzı devasa. 500 litrelik bagaj hacmi, 3 büyük bavulu ve kamera ekipmanlarımızı rahatlıkla yuttu. Arka koltukları yatırdığınızda ise burası adeta bir ticari araca dönüşüyor (yaklaşık 1350 litre). Ön tarafta (frunk) ise şarj kabloları için küçük ama işlevsel bir alan daha var.

Sonuç ve Karar: T10X mi, T10F mi?​

İzmir'den İstanbul'a yaptığımız bu yolculuk, TOGG T10F'in sadece bir "şehir içi elektrikli aracı" olmadığını, gerçek bir "Grand Tourer" potansiyeli taşıdığını kanıtladı.

T10X, SUV sevenler, yüksekte oturmak isteyenler ve geniş aileler için harika bir seçenekti. Ancak T10F, sürüş dinamiklerine önem veren, uzun yolda daha az tüketim ve daha fazla sessizlik arayanlar için biçilmiş kaftan.

Artıları:

  • Tasarım: Yollarda tüm bakışları üzerine topluyor.
  • Verimlilik: Aerodinamik yapı sayesinde T10X'ten çok daha az tüketiyor, bu da gerçek hayatta daha uzun menzil demek.
  • Konfor: Süspansiyon ve yalıtım, premium Alman rakipleriyle yarışır seviyede.
  • Teknoloji: Uçtan uca ekran ve Snapdragon işlemci, rakiplerinin önünde bir deneyim sunuyor.
Eksileri:
  • Arka baş mesafesi, T10X kadar ferah değil (Fastback tavanın bedeli).
  • Yüksek hızlarda A sütunundan çok hafif bir rüzgar sesi gelebiliyor (ki bu çoğu araçta var).
Sonuç olarak; TOGG T10F, Türk otomotiv tarihinin en olgun, en rafine ve sürüşü en keyifli aracı olmuş. İzmir'den İstanbul'a tek bir kahve molasıyla, yorulmadan ve cebinizi yakmadan gelmek istiyorsanız, T10F direksiyonuna geçmek için sabırsızlanabilirsiniz. Bu araç, elektrikli geleceğin sadece çevreci değil, aynı zamanda keyifli olacağının da bir kanıtı.
 
Bu Konuyu Okuyanlar (Toplam Okuyanlar 1)

KFN Haberleri

Üst